Önüm, arkam, sağım solum caz!

Önüm, arkam, sağım solum caz!

SEVİN OKYAY
Zamanlı Zamansız - 25 Haziran 2016

İşte nihayet caz da geldi. Daha doğrusu, hem geldi hem gelmedi. 23. İstanbul Caz Festivali, gerçi pazartesi akşamı “Africa Exspress Presents: The Orchestra of Syrian Musicians + Damon Albarn + Guests” konseri ile Açıkhava’da başlıyor, ama iki konserin ardından uzunca bir ara verilecek. Salı akşamı ise Festival’in “tek gecelik festival” diye tanımladığı bir konser var. Üç Grammy’li Nile Rodgers grubu CHIC, KüçükÇiftlik Park sahnesinde olacak. O konserden önce de Indie Rock grubu Unknown Mortal Orchestra’yı izleyebilirsiniz. Belki de geçen Kasım’da Salon’daki konserlerinden hatırlıyorsunuzdur. Sonra festival, bayram tatiline giriyor. 11 Temmuz’daki Ödül Gecesi ile yeniden kavuşacağız.

Ama bu arada Damon Albarn’ın projesinden biraz daha söz edelim. Konserde eski ve yeni üyeleriyle 50 kişilik Suriyeli Müzisyenler Orkestrası (Şef, Issam Rafea) sahnede olacak. Onlara, aralarında Rachid Taha, Baaba Maal’ın da bulunduğu zengin bir konuklar grubu eşlik edecek. Ülkelerindeki olaylar nedeniyle dağılan Suriyeli Müzisyenler Orkestrası’nı yeniden bir araya getiren kişi, Blur ve Gorillaz’ın “yaratıcı beyni” Damn Albarn. Haberiniz olsun, Ceza da sahnede olacak. Türkiye’de yaşayan yaklaşık 300 mültecinin de konsere katılması bekleniyor.

Bayram tatilini İstanbul dışında geçirdiyseniz, dönüşünüzde sizi Ödül Gecesi bekliyor olacak. Avusturya Kültür Ofisi Bahçesi’nde Özdemir Erdoğan ve Ergüven Başaran, Yaşam Boyu Başarı Ödülü alacak. Ertesi akşam ise Uniq İstanbul Açık Hava Sahnesi’nde hemen tanınacak, kendine mahsus bir sese sahip Erdoğan’ın Caz Akşamı var. Kendisi bu müziğe, albümler çıkaracak kadar aşina olan bir müzisyendir.

İlle de gitmek istediğimiz konserleri sona bırakma pahasına, kimilerini birer cümle ile özetleyelim derim: “Fransız caz ritimlerinin havada uçuşacağı” 15 Temmuz akşamında French Quarter’ın arkasından, Hugh Coltman da Nat King Cole şarkıları söyleyecek. Birdman’in müziğinin yaratıcısı caz davulcusu Antonio Sanchez, lider olarak ilk albümü “Migration”ı sunacak. Reggae ve ska’nın devi Ernest Ranglin seçkin bir ekiple (aralarında Courtney Pine da var) KüçükÇiftlik Park’ta olacak. (Açılış, The Budos Band’den). Laura Mvula / Jacob Collier, Almanya Sefareti’nin Tarabya’daki tarihi bahçesinde sahneye çıkacak. Mvula Festival’e gelmeden önce Nile Rodgers ile yeni single’ı “Overcome”ı yaptı.

Gelelim Joss Stone’a. İngiliz şarkıcı, gerçekten de olağanüstü bir sese sahip. Bu onu İstanbul’da ikinci görüşümüz ama, eminiz ki arkası gelecek. Grup Ses Beats ile Vintage Trouble, gecenin diğer isimleri. Festival’in son gecesinde ise sahneye iki vokalist, Allan Harris ve Roberta Gambarini ile trompetçi Roy Hargrove çıkacak. Ama bizce daha da önemlisi, Kamil Özler yönetimindeki TRT Hafif Müzik ve Caz Orkestrası. Kendini çoktan kanıtlamış bu seçkin orkestrada neredeyse bütün cazcı arkadaşlarımız var desek yalan olmaz.

Benim için 23. İstanbul Caz Festivali’nin en müthiş geceleri ise 13, 14, 18 (iki konser) ve 19 Temmuz. İlkinde Nicholas Payton Trio, özel konukları Jane Monheit ile Sakıp Sabancı Müzesi’nde olacak. Aslında ikisini de tarife hacet yok. Müziğe büyük bir ciddiyetle sarılmış trompet virtüözü ve multienstrümentalist Payton, en başından beri olağanüstü bir yetenek olarak kabul edildi. Sololara dikkat! Grammy adayı Jane Monheit ise, kendi grubuyla turnede değilse, senfoni orkestralarına eşlik ediyor. İkili, Louis Armstrong ve Ella Fitzgerald repertuarını seslendirecek. Ertesi akşam Kamasi Washington çok şaşırtıcı bir mekânda, Beykoz Kundura Fabrikası’nda konser veriyor. Washington, yeni caz diye bir şey varsa eğer, işte onun temsilcisi. On üç yaşına kadar eline saksofon almadı, ama bir aldı pir aldı. “Saksofonun Başrahibi” ünvanına layık görülen cazcı John Coltrane hayranı, gençler de onun müziğinin hayranı. Ondan önce sahneyi Ibeyi ikizleri ısıtacak.

18 Temmuz’daki iki konser de Zorlu PSM’de. İlkinde, caz müziğinin üç ustası, Cyrus Chestnut, Buster Williams, Lenny White sahneye çıkacak. Time Magazine’e göre Chestnut, çağının en iyi caz piyanisti. Kendine özgü bir tekniğin sahibi Buster Williams ile füzyon davulunun üstadı Lenny White, insanda ille de izleme arzusu uyandıran bir üçlü oluşturuyor. Williams ve White, eski Miles Davis elemanlarından. Aynı akşam 21.30’da yetenekten yana zengin Marsalis ailesinden Branford Marsalis’in dörtlüsü, özel bir konuğa, daha önce de İstanbul’da birkaç kez ağırladığımız caz vokalisti ve besteci Kurt Elling’e eşlik edecek. Branford Marsalis’in müzisyen olarak değeri zaten malum, Kurt Elling’i daha önce izlememiş olanlar da bu sefer kaçırmasın.

Geldik sonuncusuna… 19 Temmuz Salı akşamı Zorlu PSM Ana Tiyatro, bence 23. İstanbul Caz Festivali’nin en iyi konserinin mekânı olacak. Scofield – Mehldau – Guiliana isimleri, yazılı olarak, satırda bile pırıl pırıl parlıyor. O isimlerin sahiplerinin sahnede gerçek birer yıldız kesileceğinden eminiz. Gerçi “yıldız” payesini hak ediyorlar ama, esas özellikleri müziğe duydukları sevgi, tutkunlukları… John Scofield, dünyanın en iyi üç caz gitaristinden biri sayılıyor

(Merak etmeyin, biri de Pat Metheny). Ayrıca, Medeski, Martin & Wood’u da bütün dünyaya tanıtan kişi. Brad Mehldau festival broşüründe “gelmiş geçmiş en yaratıcı caz piyanistlerinden” diye tanımlanmış ki doğrudur. Mark Guiliana’yı ise nispeten yeni tanıdık, ama ilk andan beri hayranıyız.

Festival’in özel geceleri-günleri, projeleri de var. Biri, Parklarda Caz. Adı geçen Park, Fenerbahçe Parkı. Genç Caz ekipleri de orada olacak. Gece Gezmesi gene bizim yakada, Kadıköy’de. Kapı kapı gezmeyi sevenler için on küsur mekânda. Avrupa Caz Kulübü konserleri ise her zamanki gibi Salon İKSV’de, bizim müzisyenlerimiz ile yabancıları birleştiriyor.

Bir de, çocuk günü var ki, caz festivalinde ilk kez oluyor. İKSV bu yıl çocukları diğer müzik festivalinde, yani İstanbul Müzik Festivali’nde de hatırladı, ne iyi! 16 Temmuz’da Bomontiada’da “Çocukça Bir Gün”de Oran Etkin Timbalooloo’yu dinleyeceğiz mesela. Dünyaca ünlü klarnet virtüözü eğlenceli bir müzikal eğitim programı sunacak. Genç Caz Yarışması’na da katılan on iki yaşındaki piyanist Hakan Başar triosuyla karşımızda olacak. Barış için Müzik Bakır Üflemeliler Topluluğu ise, Bomontiada Avlu’da çalacak. “Çocukça Bir Gün”ü atölyeler tamamlıyor.

Dolayısıyla çok iyi cazcıları konuk edeceğimiz ama her nabza göre şerbet verebilen bir festival söz konusu. Bayram tatili de bize hediye. Görüşürüz!

 

Share
Share