Dağın haberi olsun #7

Dağın haberi olsun #7

ON8
18 Ekim 2011

Amerikan Ulusal Kitap Ödülleri sahiplerini buluyor

Amerika’nın en önemli ödüllerinden biri olan Ulusal Kitap Ödülü’nün farklı dallardaki adayları geçen hafta açıklandı. Kurmaca, Kurmaca Dışı, Şiir ve Gençlik Edebiyatı dallarında başvuran 1.223 kitaptan finale kalan 20’sinin yer aldığı listeye buradan ulaşabilirsiniz. Kazananların 16 Kasım’da duyurulacağı ödüllerin duyurusunda yaşananlarsa en az finalistler kadar adından söz ettirdi. Bu daldaki finalistlerin duyurulmasının hemen ardından jüri üyeleri, Franny Billingsley’in Chime (Çaym) adlı romanının açıklamada anılmadığını fark ettiler. Bu kitap yerine, Lauren Myracle’ın, söylenişini diğer romanla neredeyse aynı olan Shine (Şayn) isimli romanının dahil edildiği duyunca derhal duruma müdahale ettiler. “İletişim kazası” olarak nitelendirilen bu durum  neticesinde, bu daldaki aday sayısının bu yıla özgü olarak 6’ya çıkarılmasına karar verdiler ve Myracle’ın da kitabını bu minvalde ödüle dahil ettiler. Ancak daha sonra, bu kitabı tekrar listeden çıkarıp ana sayfaya şöyle bir özür cümlesi koydular:

Ulusal Kitap Vakfı (The National Book Foundation), 2011 Ulusal Kitap Ödülleri Gençlik Edebiyatı Ödülü’nün duyurusunda yapılan hatadan dolayı üzüntülerini sunar ve oluşan karışıklık ve Lauren Myracle’ın yaşadığı hayal kırıklığı için özür diler. Kendisi de isterse vakıf, Matthew Shepard Vakfı’na onun adına 5.000 $’lık bir bağış yapmaya hazırdır.

Kaynak:
http://www.nationalbook.org/nba2011.html
http://www.bookpage.com/the-book-case/2011/10/12/one-more-national-book-award-finalist/

***

Sırada hangi ödül var: Man Booker

İngilizce edebiyatın en prestijli ödülü olan Man Booker Ödülü, bu akşam sahibini buluyor. Ödül sahibi 50.000 poundluk ödülün yanı sıra, Man Booker’ın getirdiği prestijle tüm dünyada artacak baskı sayılarının sayesinde hatırı sayılır bir üne ve maddi kazanaca sahip olacak. Bu yılın finalistlerine şu adresten erişebileceğiniz Man Booker’ın tarihinden ve kazanan kitaplarından küçük bir derleme yapalım istedik:

  • İlk ödül, 1968 yılında, “şeker, rom, maden aletleri ve James Bond” sektöründe yer alan Booker McConnell şirketi tarafından düzenleniyor. Ödülü de PH Newby isimli bir yazar alıyor. İsimdeki ironiye dikkat. İngilizcede Newbie, çaylak anlamına gelir!
  • 1972 Man Booker Ödülü’nün sahibi John Berger, Booker McConnell şirketinin Karayipler’deki faaliyetlerine karşı çıktığı için, ödül parasından 5.000 poundluk kısmı İngiliz Kara Panterler’e bağışlıyor.
  • Man Booker’ı kazanan önemli yazarlar arasında Iris Murdoch, Salman Rüşdiü, Kinglsey Aims, Margaret Atwood, AS Byatt, Nadine Gordimer ve JM Coetzee de var.
  • Ödül, İngilizce yazılan romanlara verilse de yalnızca Commonwealth ülkeleri, Yeni Zelanda ve Zimbabve vatandaşları aday gösterilebiliyor. Dolayısıyla ABD edebiyatı bu ödülün dışında. Bunun için 2005 yılında Man Booker Uluslararası Ödülü verilmeye başlandı.

Kaynak: Guardian

***

Bu devirde hâlâ kitaplar yakılıyor! Kütüphaneler tarafından…

Ray Bradbury’nin efsanevi kitabı Fahrenayt 451, konu olarak basite indirgersek eğer kitap yakma işini merkeze alıyor. Hattâ kitabın adı bu konuda bir ipucu da veriyor bize: Kâğıdın yanma sıcaklığı 451 Fahrenayt derecedir. Kitap yakma uygulaması, diktatör ve faşist rejimlerin, toplumu kontrol altında tutmak için uyguladıkları bir yöntemdi, ancak günümüzde artık bunu yapmıyorlar (onun yerine siteleri kapatıyorlar!). Ancak bu yöntemi hâlâ kullanan birileri var: Kütüphaneler. Kulağa belki inanılmaz gelecek ama birçok kütüphane, elindeki fazla kitapları yakarak ya da parçalayarak depolarını rahatlamak zorunda kalıyorlar. Eskimiş veya güncelliğini yitirmiş kitaplar, kütüphaneler için büyük bir maliyet sorunu oluşturmaya başladığında tercih edilen yöntemlerden biri ve ilki kitapları yok etmek oluyor. Kitapçılara dağıtmak, bağışlamak ya da dolaşıma sokmak da bu çözümlerden biri, ancak bunların hepsi daha maliyetli olduğu için kütüphaneciler tarafından tercih edilmiyor. Amerika Kütüphaneciler Birliği’nin Teknik Hizmetler Birimi başkanı Betsy Simpson, elbette tüm kütüphanelerin her kitabı almak ve saklamak gibi lükslerinin olmadığını, ama kitapları elden çıkarmanın da onlara değer verilmediği anlamına gelmeyeceğini savunuyor. Sözleri şöyle:

Kütüphaneciler, kültürel kayıtları koruma misyonunu çok ciddiye alıyorlar, ancak yer sorunu da bir mesele. Çünkü kullanıcılarımız, gitikçe daha çok birarada çalışma ve paylaşma yerine ihtiyaç duyuyorlar.

Günümüzün gittikçe dijitalleşen dünyasında basılı kitapların yarattığı dağ ve yığın, acaba kütüphanecileri elektronik kitaplara daha da fazla itmeye mi başlayacak?

Kaynak:
NPR
http://www.cracked.com/article_19453_6-reasons-were-in-another-book-burning-period-in-history.html

, , , , , , ,
Share
Share