Dağın haberi olsun #23

Dağın haberi olsun #23

ON8
25 Ağustos 2012

Y Nesli, Bebek Patlaması neslini geride bıraktı!

İkinci Dünya Savaşı’nın getirdiği büyük yıkım sebebiyle gençlerin çoğunun savaşta ölmesi, savaş sonrasında büyük bir doğum patlamasına neden olmuştu. 1946 ile 1960 yılları arasında yaşanan bu büyük doğum artışına Baby Boom (Bebek Patlaması) adı verildi, bu tarihlerde doğanlara da Baby Boomers. Şu âna kadar X Nesli (1960 ve 1980 arası doğumlular), Y Nesli (1980 ve 1990 arası doğumlular) ve Z Nesli (1990 ve günümüz) olarak sınıflandırılan nesiller arasında Bebek Patlaması nesli, en çok kitap alan nesil konumundaydı. Ama bu artık değişti. Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre Y Nesli artık kitaba en çok para harcayan nesil konumuna yükseldi (Tabii burada dikkat çekilmesi gereken bir nokta da Y Nesli’nin, Baby Boomers neslinin çocukları olması). Bunun elbette iki önemli sebebi var: Hayatlarını internet üzerinden kuran bu neslin online alışverişi daha çok yapması ve artan e-kitap kullanım oranı. Böylece, tüm gün bilgisayar başında oturup oyun oynayan, arkadaşlarıyla “chat” yapan nesil, belli ki kitap okumayı da ihmal etmiyor. Âlâ!

Kaynak: Book Consumer

***

2012/2013 sezonunda izleyeceğimiz edebiyat uyarlamaları

Hangi ülke sineması olursa olsun, beyaz perde ile beyaz kâğıt arasındaki işbirliği her zaman belli bir seviyede olmuştur. Çekilen bir filmin kitabının yazıldığı vaki mi, bilemeyiz, ancak kitaplardan beyaz perdeye uyarlanan hikâye sayısı oldukça fazla. Çoğu, kitapların doğasını yansıtamamakla ve kâğıttaki öykünün gerisinde kalmakla suçlansa da ne yönetmenler ne de yapımcılar bu işten vazgeçiyorlar. Özellikle Hollywood’un son dönemdeki kısır senaristlerinin bir kaçış yolu olan edebiyat uyarlamaları hem Hollywood’da hem de Türkiye’de seyircisini aramaya başlayacak. Bu yıl Aralık ayında izleyeceğimiz The Hobbit, hepimizin bildiği gibi Yüzüklerin Efendisi‘nin büyük yazarı J. R. R. Tolkien’in bir kitabı. Yine Yüzüklerini Efendisi‘nin yönetmeni Peter Jackson tarafından çekilen film, üçleme hâlinde beyaz perdede olacak. Türkiye vizyon tarihi 14 Aralık. Ekim ayında ise, bu yıl içinde Doğan Kitap’tan çıkan, David Mitchell’in Bulut Atlası isimli kitabın uyarlamasını izleyeceğiz. The Matrix‘in yönetmenleri Wachowski Biraderler’e Tom Tykwer da yönetmen koltuğunda eşlik ediyor. Tom Hanks ve Halle Barry’nin başrollerini yapacakları filmin vizyon tarihi 26 Ekim. 2013 yılına ise Tolstoy dev eseri Anna Karenina‘nın Hollywood uyarlamasıyla başlıyoruz. Bir başka klasik yapıt uyarlaması olan Aşk ve Gurur‘da da gördüğümüz Keira Knightley belli ki Karenina’yı canladıracak. Yönetmen de zaten Aşk ve Gurur‘un yönetmeni Joe Wright. Klasiklere devam Joe! Bir diğer klasik uyarlama da Tom Hooper’dan: Sefiller. Kadroda Hugh Jackman, Russell Crowe ve son Batman filmiyle sevdiğimiz Anne Hathaway var. Biz de Osman Sınav’ın 12 Ekim’de vizyona girecek Uzun Hikâye filmi, Mustafa Kutlu’nun aynı adlı hikâyesinden yola çıkılarak çekildi. Diğer filmleri de şöyle bir listeyle analım:

  • Muhteşem Gatsby – Yazar: F. Scott Fitzgerald – Yön. Baz Luhrmann – Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Carey Mulligan.
  • Life of Pi – Yazar: Yann Martel – Yön. Ang Lee – Oyuncular: Suraj Sharma ve Irrfan Khan.
  • Yolda – Yazar: Jack Kerouac – Yön. Walter Salles – Oyuncular: Garrett Hedlund, Sam Riley ve Kristen Stewart.
  • Alıklar Birliği – Yazar: John Kennedy Toole – Yönetmen ve oyuncular henüz netleşmedi.

***

Yüzüklerin Efendisi’ni diğer yazarlar nasıl yazardı?

J. R. R. Tolkien’in 1954 yılında yayımlanan ve 150 milyondan fazla kopyayla şu anda dünyanın en çok satan üçüncü kitabı Yüzüklerin Efendisi (The Lord of the Rings) üç cilde yayılan hikâyesiyle fantezi edebiyatın da kapılarını açmış büyük bir eser. Orta Dünya isimli yepyeni bir distopik dünya yaratan Tolkien yerine, bu seriyi başka bir yazar yazsaydı sizce nasıl olurdu? Birkaç örnek:

Ernest Hemingway
Frodo Baggins yüzüğe baktı. Yüzük yuvarlaktı. Güzel bir yüzüktü. Yüzüğün kalbindeki delik de yuvarlaktı. Delik temiz ve saftı. Yüzüğün kalbindeki delikte, Frodo Baggins’in, babasının onu sokağa çıkarıp yolda yürüyen küçük, tüylü şeylerin kafasını koparmayı öğrettiği zamanlardaki Shire’ın uçsuz gökyüzünü anımsatan bir boşluk vardı. Her ne kadar o günlerde kandan nefret ediyor olsa da, kan kokusu da o günden sonra o boşluğun bir parçası olmuştu.

George Lucas
“Babanın kim olduğunu hiç merak etmiyor musun, Frodo?”
“Bilbo Amca benim babam, Obi Gan Dalf.”
“Amcan iyi bir adamdır, ama senin baban değil. Baban çok iyi bir savaşçı ve harika bir pilottu, Güç onda kuvvetliydi. Adı Beyaz Saruman’dı, çok da iyi dostumuzdu.”
“Neden idi? Öldü mü?”
“Artık yok. Onun intikamını almak senin kaderin, genç Baggins.”

İhsan Oktay Anar
Ulema, goblino ve ehli dubara; ehli namus, ehli hobbit ve erbab-ı livata rivayet ve ilan, hikayet ve beyan etmişlerdir ki İkinci Çağ 3434. yıldan sonra, adına Shirriya derler tarakası meşhur bir kent vardı. Delişmen hayalüyle cemi cümlenin zevk-ü safa eyledikleri bu meşhur kentin abbası-ı yolcusu, Baggins nam tekaüt bir kulun gözleri önünde bir nümayiş cereyan etmekteydi. Kimin eli kimin yeninde bilinmez, kalem tutan defter yazan eller derler ki, çayırlar içre bir hikâye duhûl olmaktaymış o vakitler.

Kaynak: Changing Times

, , , , , , , , , , , , , , , , , ,
Share
Share