Dağın haberi olsun #19

Dağın haberi olsun #19

ON8
09 Temmuz 2012

Kaybolan mürekkeple yazılan kitap!

Kitaplarını yavaş yavaş, tadını çıkara çıkara okuyanlara kötü bir haberimiz var. Arjantin’deki butik bir yayınevi alındıktan iki ay sonra kaybolan bir mürekkep kullanarak kitap basmaya başladı. El Libro que No Puede Esperar (Bekleyemeyen Kitap) ismiyle piyasa sürülen kitap, plastik bir kabın içinde okurlara ulaşıyor. Kapak açıldığı andan itibaren mürekkep de gücünü yavaş yavaş yitirmeye başlıyor ve yaklaşık iki aylık bir süre içinde tamamen kayboluyor. Dolayısıyla okurların, kitabın kapağını açtıkları andan itibaren kitabı bitirmeleri için sadece 2 ayları var. Kitabın basıldığı ilk gün tüm kopyalarının satıldığını söyleyen yayıncı Eterna Cadencia, böylece yeni yazarların kitaplarının da hızlı biçimde okunmasını sağladıklarını belirtiyor. Yeni bir yazarın kitabını kaybolan mürekkeple satın alan okur, kitabı bekletmeden okumuş oluyor. Böylece yeni yazarı tanımış ve beğendiği takdirde onun diğer kitaplarını da takip edebilmiş oluyor. Bu da söz konusu yeni yazarın, yeni kitaplarını yazabilmesi için kaynak yaratmasına olanak tanıyor. Kazan-kazan durumu!

Kaynak: LA Times

***

E-kitaplar, yayıncılar için sosyal ajanlık yapıyor

E-kitaplarla ilgili son haberimiz, dijital yayıncılığın potansiyelinin neredeyse uçsuz bucaksız olduğunu çok net bir şekilde ispatlıyor. E-kitap konusunda uzmanlaşan Kobo isimli şirket, e-kitap ve e-kitap cihazı satmanın yanı sıra, elektronik kitaplarla ilgili çok önemli okur/okuma istatistiklerini de şirket bünyesinde biriktirmeye başladı. Şirket, bir kitabın ne kadar zamanda okunduğunu; okurların kitabın neresinde ara verdiğini, neresine ayraç koyduğunu, hangi satırların altını çizdiğini; bir kitabın ne kadar hızlı okunduğunu vs. ölçebiliyor. Bu sayede okurların alışkanlıkları ve bir kitaba yönelik tavırları da kayıt altına alınmış oluyor. Bir nevi edebi casusluk olarak niteleyebileceğimiz bu çalışmadan elde edilen verilerin kullanım alanı da çok çeşitli. Örneğin bir yayınevi (yazar), okurlarının yüzde 70’inin, beşinci bölümünde okumaktan bıraktığı bir kitabı daha yakın incelemeye alabilir ve o bölümle ilgili değişiklik yapabilir. Okurdan, doğrudan olmasa da dolaylı olarak alınan bir geribildirim. Kobo’nun icra müdür yardımcısı Todd Humphrey, Açlık Oyunları ve Grinin Elli Tonu (Fifty Shades of Grey) gibi kitapların çok hızlı okunduğunu, roman dışı kitaplarınsa 15-20’şer dakikalık okumalarla bitirildiğini söylüyor. Şirketin verilerine göre Amazon Kindle’da en çok altı çizilen cümle, Açlık Oyunları’na ait: “Çünkü bazen insanların başına bir şey gelir ve o insanlar, bununla baş edecek donanıma sahip değildirler.”

Kaynak: Guardian

***

Yazarların, yazar olmadan önceki işleri?

Orhan Pamuk, Nobel Edebiyat Ödülü’nün sahibi olduğu için, İletişim Yayınları’nın sitesindeki özgeçmişinde yer alan şu cümleler yüzünden belki de en şanslı ve en mutlu insanlardan biri: “İstanbul Teknik Üniversitesi’nde üç yıl mimarlık okuduktan sonra, mimar ve ressam olmayacağına karar verip okulu bıraktı ve İstanbul Üniversitesi’nde gazetecilik okudu. Pamuk, yirmi üç yaşından sonra romancı olmaya karar vererek başka her şeyi bıraktı ve kendini evine kapatıp yazmaya başladı.” Ne yazık ki bütün yazarların hayat hikâyeleri böyle değil. Yazar olmadan önce (hattâ yazarken bile) yapmak zorunda oldukları işleri olabiliyor. Geçimini sağlamak için başka işler yapmak zorunda kalan yazarların, yazar olmadan işlerine bakalım mı?

1. James Joyce – piyanist ve şarkıcı.
2. Nabokov – böcekbilimci (70 yıl önce Mavi Kelebekler’le ilgili teorisi, yakın zamanda bilimsel araştırmalar tarafından doğrulandı)
3. J.D. Salinger – büyük bir İsveç yolcu gemisinde eğlence müdürü
4. Raymond Carver – hademe, kuryeci.
5. Haruki Murakami – üniversite zamanında müzik mağazasında çalıştı, sonra eşiyle birlikte bir bar açtı.

Daha fazlası için: Mental Floss

, , , , , , , , , , ,
Share
Share